25 Kasım 2009 Çarşamba

Köroğlu şiirleri

Yürün aslanlarım savaş edelim
Yürün aslanlarım savaş edelim
Buna kavga derler bey ne paşa ne
Haykırıp haykırıp kelle keselim
Seyreyleyin eli ayağı şaşana

Yürü beyler cenge harbi çalınır
İyi kötü bu meydanda bilinir
Kılıç değer adam iki bölünür
Nusret bizim beyler neci paşa ne

Gürzün kösteğini kola takmalı
Arap atı sağa sola yıkmalı
Kargılar mızraklar birden kalkmalı
Fırsat vermen Arap atlar kaçana

Köroğlu der durun edek cengimiz
Bundan belli olsun yiğit hangimiz
Üç saat sürmeli burda hengimiz
Tarih yazın şu dağlara nişane

Mert dayanır namert kaçar
Mert dayanır namert kaçar
Meydan gümbür gümbürdenir
Şahlar şahı divan açar
Divan gümbür gümbürdenir

Yiğit kendini öğende
Oklar menzilin döğende
Sespe kalkana değende
Kalkan gümbür gümbürdenir

Ok atılır kalasından
Hak saklasın belasından
Köroğlu'nun narasindan
Her yan gümbür gümbürdenir

Karlı dağların ardından
Karlı dağların ardından
Yel olup estiğin var mı
Tek başına bu çöllerde
Ordular bastığın var mı

Kargıyı ucundan salla
Düşman deme eyvallah
Her taraftan üç beş kelle
Terkiden astığın var mı

Köroğlu söyle şanından
Kuş uçurmaz divanından
Avuçla düşman kanından
Doldurup içtiğin var mı

HAN OĞLUM AYVAZ
Dinle sözlerimi han oğlum Ayvaz
Yükletin kervanı dengine bakın
Erlik meydanına girdiğin zaman
Kuşanın kılıcı gencine bakın

Düşmanın üstüne eyledim akın
Dönüşüm yok zamanım yakın
Fakir fukarayı incitmen sakın
Mal yemez tamahkar zengine bakın

Köroğlu her zaman kurdu meydanı
Ben bilirim yahşi ile yamanı
Aman dileyenden kesmen amanı
Dertli olanların derdine bakın

Benden selam olsun Bolu Beyi'ne
Benden selam olsun Bolu Beyi'ne
Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar seda verip seslenmelidir

Düşman geldi bölük bölük dizildi
Alnımıza kara yazı yazıldı
Tüfenk icad oldu mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır

Köroğlu düşer mi hele şanından
Çogunu ayırır er meydanından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çevrem dolup şalvar ıslanmalıdır

Bağdat'a sefer edenler
Bağdat'a sefer edenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi
Turna teline gidenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi

Bağdat'a sefer eyledim
Hoylu'm da kaldı gelmedi
Acem ile ceng eyledim
Hoylu'm da kaldı gelmedi

Düğünü bozup gidenler
Badeyi süzüp gidenler
Acem ile ceng edenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi

N'olsam koç Köğoğlu n'olsam
Hoylu'yu düşümde görsem
N'olaydı da ben de ölsem
Hoylu'm da kaldı gelmedi


Ay Yansın Ağalar Güneş Tutulsun
Ay yansın ağalar güneş tutulsun
Parladı parladı çalın kılıncı
Oklar gıcırdasın ayyuka çıksın
Mevlanın aşkına basın kılıncı
Durmayın orada kargı kucakta
Dolansın yiğitler köşe bucakta
Bir savaş edelim kelle kucakta
Şehitler aşkına çalın kılıncı
Koç yiğitler melemeli dev gibi
Düşman kanı devrilmeli dağ gibi
Dest vurun avını almış bey gibi
Haykırı haykırı çalın kılıncı
Koç yiğitler bu kış burda kışlasın
Yılan dili eğri hançer işlesin
Kafir düşman el'amana başlasın
Kaçanı göndermen basın kılıncı
Koç yiğitler düğün bayram eylesin
Küheylan kişnesin aygır oynasın
Kazanlarda adam kanı kaynasın
Esir etmek yok ha çalın kılıncı
Yürü yiğit beyler namımız kalsın
Kelle getirenler bahşişin alsın
Öldürün atların hep yayan kalsın
Yaya kalana da çalın kılıncı
Koç Köroğlu girdi meydan almaya
Nara vurup düşmanına dalmaya
Yemin ettim yedi derya dolmaya
Doldurun denizi basın kılıncı



Ayvaz'a Övgü
Yataktan kalkmış bir aslan
Gelir horlayı horlayı
Buluttan çıkmış ay gibi
Gelir parlayı parlayı
Döne, seyreyle Ayvaz'ı(1)
Sim bilekli o zorbazı
Cılbatmış Kara Kabtaz'ı(2)
Gelir gürleyi gürleyi
Şimdi görürsün kendini
Gülden kırmızı rengini
Görmedim bunun dengini
Gelir gürleyi gürleyi
Döne, Ayvaz bunun adı
Geldi bu meydanın tadı
Köroğlu'nun bir evladı
Gelir zorlayı zorlayı
(1) Döne: Köroğlu'nun karısı Döne Hanım
(2) Kara Kabtaz: Ayvaz'ın atının adı



Ayvaz'ı Göresim Geldi
Benden selam eylen Bolu Beyi'ne
Göndersin Ayvaz'ı göresim geldi
Muhabbeti düştü gönlüm evine
Göndersin Ayvaz'ı göresim geldi
Eyerleyip Kıratıma binmeden
Alayları bölük bölük bölmeden
Bolu şehri ateşlere yanmadan
Göndersin Ayvaz'ı göresim geldi
Şimdi Kıratıma biner aşarım
Karadeniz gibi kaynar coşarım
Sinesine eğri kılıç döşerim
Göndersin Ayvaz'ı göresim geldi
Gürzün kösteğini kola takmadan
Koç Kıratı sağa sola yıkmadan
Bolu şehrin ateşlere yakmadan
Göndersin Ayvaz'ı göresim geldi
Ben de Köroğlu'yum yolum salasın
Koç yiğide arz ettirem sılasın
Depretmeden demir yayın, cıdasın
Oğlum Ayvaz, seni göresim geldi



Ayvaz Ağlama(*)
Ben bir Türkmen idim geldim yabandan
Haberini aldım ben bir çobandan
Beşyüz koyun verdim, aldım babandan
Alnı top, başı tel yeşil ağlama
Vardım gördüm, kumru gibi oturur
Ak eli al kınalara batırır
Kırat bizim ikimizi götürür
Başı turna telli Ayvaz ağlama
Geç de gidelim harmana yukarı
Akar leblerinin balı şekeri
Çökerse Ayvazın kahrı çökeri
Alnı top kahküllü yeşil ağlama
Gel Ayvaz'ım bu dağlara gidelim
Bile ağlayalım, bile gülelim
Fırat nehirinden murat alalım
Başı telli turnam Ayvaz ağlama
Geç gidelim biz harmandan beriye
Yüreğimde yağ koymayıp eriye
Şimdi anan baban gelir geriye
Başı telli turnam Ayvaz ağlama
*Köroğlu Ayvaz'ı kaçırmıştır ve Ayvaz ağlamaktadır.



Ayvaz Mey Doldur
Üsküdar'dan seni aldım
Serimi kavgaya saldım
Çamlıbel'e yakın geldim
Ayvaz mey doldur, mey doldur
Arap at gider eşkine
Eyle merhamet düşküne
Çamlıbellerin köşküne
Ayvaz mey doldur, mey doldur
Gideyim bundan yoluma
Sen aldın beni zuluma
Rahmeyle öksüz kuluna
Ayvaz mey doldur, mey doldur
Giderim, benim yolumdur
Zahmanım benim ilimdir
Köroğlu senin kulundur
Ayvaz mey doldur, mey doldur



Ben Gelince
Gider oldum Beyler Haleb'e Hoy'a
Mevlam yetiştirsin düğüne toya
Bozdurun altını beyaz akçaya
Sarfedin Beylere ha ben gelince
Çağırın gelsin Tekeli'nin Beyi'ni
Içinizde yoktur ondan yeğini
Ayırın sürüden bin erkeğini
Kırdırın kasaba ha ben gelince
Kır-atım yok, binem gidem sazana
Yiğit odur öz malını kazana
Yüz batman pirinci küçük kazana
Yedirin beylere ha ben gelince
Köroğlu'm der, devran döndü ahire
Altın madenleri döndü bakıra
Satın Çamlıbel'i verin çakıra
Içirin beylere ha ben gelince



Benden selam olsun Bolu Beyi' ne
Benden selam olsun Bolu Beyi' ne
Çıkıp su dağlara yaslanmalıdır.
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar seda verip seslenmelidir.
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza kara yazı yazıldı.
Tüfek icat oldu mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır.
Köroğlu düşer mi yine sanından,
Ayırır çoğunu er meydanından,
Kırat köpüğünden , düşman kanından
Çevrem dolup şalvar ıslanmalıdır.



Bir Yiğit Benim Diyende
Bir yiğit, 'benim' diyende
Kaynayıp da coşmamalı
Işin icrasın bilmeyen
Hiç haddinden aşmamalı
Kalmadı beyler, malımdan
Kimse bilmez ahvalımdan
Güzelleri illerinden
Almayınca gelmemeli
Köroğlu der: koçyiğitler
Hazırlansın arap atlar
Sandığa giren yiğitler
Bu sandıktan çıkmamalı



Bizim Illerin Beyleri
Bizim illerin beyleri
Yakar kandili kandili
Içip arslana dönerler
Kadeh döndürü döndürü
Hem içerler hem kanarlar
Düşmana meydan ararlar
Arap atlara binerler
Boyun sündürü sündürü
Çürüdü gönlüm çürüdü
Içerde yürek eridi
Beylerin kolu yoruldu
Kılıç döndürü döndürü
Beyler n'eyleyip n'idelim
Güzellerle göç edelim
Meydanda at oynatalım
Boynun döndürü döndürü
Köroğlu der ki karıdım
Ihtiyar oldum çürüdüm
At yoruldu ben yoruldum
Güzel bindiri bindiri



Canım Kırat Gözüm Kırat
Canım Kırat, gözüm Kırat
Kaçıp çekilip gidelim
Her yanında çifte kanat
Uçup çekilip gidelim
Budur Kıratın durağı
Bilmez yakını ırağı
Ab-ı kevserdir sulağı
Içip çekilip gidelim
Köroğlu söyler ezeli
Bağlar döküyor gazeli
Silistre'den güzeli
Alıp çekilip gidelim



Çar Köşe Fani Dünyada
Çar köşe fani dünyada
Koç yiğitler olmasaydı
Dünyayı zulmet alırdı
Ağlayanlar gülmeseydi
Dünyayı zulüm alırdı
Gün doğmaz öyle kalırdı
Aşıklar mecnun olurdu
Sevdiceğin' görmeseydi
Sevdiğim karşımda salın
Bilmez misin aşık halin
Yare gönderdiğim gülün
Yapracığı solmasaydı
Vur a koç Köroğlu vur a
Yar derdi ne derman ara
Ölüme bulurdun çare
Emir Hak'tan olmasaydı



Dağlar Duman Oldu
Pınar başında bulanır
Sende çok mallar talanır
Iner ovayı dolanır
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu
Hiç ovaya inmedin mi
Gam, gussadan doymadın mı
Aşk oduna yanmadın mı
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu
Yaz görmemiş kışa benzer
Içmiş de sarhoşa benzer
Dert görmemiş başa benzer
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu
Köroğlu serinden geçti
Ayvaz gelip bundan göçtü
Aşkın dolusundan içti
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu



Dağların Salından Süzülüp Inen
Dağların salından süzülüp inen
Üstü gümüş çullu Kır-Atım benim
Varmış düşmüş bir leke bey eline
Üstü gümüş çulludur, atım benim
Gümüş uyan vurup kişnedem derdim
Seni bir civana besledem derim
Ağalara beylere gösterem derdim
Üstü gümüş çullu Kıratım benim
Iki selseli var eli körüklü
Üstüne binenler ejder börüklü
Son demde de kardeş gibi yürekli
Üstü gümüş çullu Kıratım benim
Altıdır, yedidir, sekizdir yaşı
Büyüktür gövdesi küçüktür başı
Şah Hüseyin biner, bir de kardaşı
Üstü gümüş çullu Kıratım benim
Köroğlu der; görebilsem yüzünü
Makramalar alsam silsem gözünü
Şam'da oynatmışlar, gördüm izini
Üstü gümüş çullu Kıratım benim



Davran Kırat Davran
Davran Kırat davran, yokuşa davran
Yokuşun başında soyuldu kervan
Düşman karşısında ne yapsın savran
Estir Kıratım es, yare gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim
Kıratı sorarsan yedidir yaşı
Iridir gövdesi, ufaktır başı
Dizgini çekende un eder taşı
Estir Kıratım es, yare gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim
Yokuşa yukarı tavşan sekişlim
Bayıra aşağı ceylan büküşlüm
Alnı akıtmalı, göğsü nakışlım
Estir Kıratım es, yare gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim



Dinle Sözlerimi Han Oğlum Ayvaz
Dinle sözlerimi han oğlum Ayvaz
Yükletin kervanı dengine bakın
Erlik meydanına girdiğin zaman
Kuşanın kılıcı gencine bakın
Düşmanın üstüne eyledim akın
Dönüşüm yok zamanın yakın
Fakir fukarayı incitmen sakın
Mal yemez tamahkar zengine bakın
Köroğlu her zaman kurdu meydanı
Ben bilirim yahşi ile yamanı
Aman dileyenden kesmen amanı
Dertli olanların derdine bakın



Eğer Kendülerde Erlik Var Ise
Eğer kendülerde erlik var ise
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri
Kanından susayıp candan geçerse
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri
Atına binende eyledi dizgin
Alayları çatıp eyledi bozgun
Leşine kondurmak isterse kuzgun
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri
Koç yiğitleri aldım da yanıma
Keskin kılıcımı çaldım belime
Serimden geçmişim bakmam ölüme
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri
Karşımda durana kalmaz kararım
Doğrulup gelene yoktur zararım
Ya şehitlik ya gazilik dilerim
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri
Ala sadağımı sundum özüme
Hezaran kalkanım aldım dizime
Köroğlu der kan göründü gözüme
Gelsin döğüşelim Bolu Beyleri



Gele Zor Bezirgan Beri Gel Hele
Gele 'Zor Bezirgan' beri gel hele
Bir kule yaptırak baş-baş üstüne
Seçilsin yiğitler seninle bile
Dolmalı deryalar leş-leş üstüne
Gele 'Dağıstanlı Hasan'ım gele
Iniver meydana, dev gibi mele
'Hoylu'nun dadını acep kim ala
Koymayın bu şehri taş-taş üstüne
Gele 'Deli Hasan' in bu meydana
Ejderhalar gibi ateş saçsana
Bu Acem'i vurup öte geçsene
Doldur dereleri leş-leş üstüne
Gele 'Demirc'oğlu' ne durdun orda
Tenbihe hacet mi sen gibi merde
'Hoylu Bey' düşürdü beni bu derde
Birkaç kale yapın baş-baş üstüne
Gele 'Han Ayvaz'ım bade içelim
Koç yiğide kanlı gömlek biçelim
'Hoylu' ölmüş, candan, serden geçelim
Keselim Acem'i baş-baş üstüne
Gele cümle leşker, beri gel beri
Koyalım bu yola can ile seri
Çamlıbel Dağı'na dönmezsem geri
Kalırsa bu iller taş-taş üstüne
Ben de Köroğlu'yum, böyledir emrim
Gün doğandan gün batana kararım
Bugün bu meydana ben de inerim
Şöyle bir cenk edek, yaz kış üstüne
* Tırnak içindeki isimler (Zor Bezirgan, Dağıstanlı Hasan, Demircioğlu, Deli Hasan vb...
Köroğlu'nun savaşçılarıdır.
Köroğlu'nun en yakın dostları ve savaşçılarından 'Deli Hoylu' öldürülmüştür. Köroğlu da
intikam kumandasını bu türküyle veriyor.



Gelin Hey Ağalar Çekin Kılıncı
Gelin hey ağalar, çekin kılıncı
Arap atla, koç yiğidin günüdür
Göğüs verip, arka verip, nal atan
Sırma çullu küheylanlar günüdür
Cenk kurulup cıda, oklar atanda
Iki leşker birbirine katanda
Kötülerin yakasından tutanda
Yılan dilli dal hançerin günüdür
Gelin hey ağalar vurup geçelim
Koç yiğide kanlı gömlek biçelim
Iki saat al kızıl kan içelim
Bunda koç yiğidin şanı günüdür
Hay n'olanda Koç Köroğlu n'olanda
Ara yerde kurt koyuna dalanda
At vurulup yiğit yaya kalanda
Teke şekli Şam kılıcın günüdür



Göğsün Düğmele Düğmele
Üç güzeller indi çaya
Cemalin benzettim aya
Keten gömlek memen soya
Göğsün düğmele düğmele
Çaya indi allı gelin
Al dudağı ballı gelin
Keten gömlek dallı gelin
Göğsün düğmele düğmele
Saçları kat kat örülür
Al dudağa bal sürülür
Yel vurur memen görünür
Göğsün düğmele düğmele
Köroğlu neden titrersin
Akıl baştan al gidersin
Çamlıbel'de seyredersin
Göğsün düğmele düğmele



Gözlerin Sevdiğim Kırat
Gözlerin sevdiğim Kırat
Seherde gelir geçersin
Şah ordusunda bir civan
Uyarmaz, alır kaçarsın
Dilersin haktan dileğin
Ab-Zemzemden sulağın
...................
Dolusun içip gidersin
Gördükte düşman alayın
Kodurmaz asılı yayın
Şikar almış şahinleyin
Parlayıp geçip gidersin
Irgür aşıkı dostuna
Buluşun çeşm-i mestine
Düşmüşsün gemin üstüne
Köpüğün saçıp gidersin
Köroğlu, bekle yerini
Giymiştir demir yeleği
Gidi düşmandan arzuyu
Haklayıp çarpıp gidersin



Hemen Mevla Ile Sana Dayandım
Hemen mevla ile sana dayandım
Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
Yoktur senden gayri kolum kanadım
Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
Sana derim sana hey ulu yaylam
Meğer başım alam ilimden gidem
Okum senden yayım sendendir cıdam
Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
Yüce yüce tepesinden yol aşan
Gitmez oldu gönlümüzden endişen
Mürüvvetsiz beyden yeğdir dört köşen
Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
Köroğlu der tepelerden bakarım
Gözlerimden kanlı yaşlar dökerim
Bunca yıldır hasretini çekerim
Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey



Hey Gidinin Oğlu
Mevla'm seni bana verse
Derim hey gidinin oğlu
Arşa direk direk oldu
Zarım hey gidinin oğlu
Beni önünde assınlar
Emret kellemi kessinler
Derim aşkına yüzsünler
Verem, hey gidinin oğlu
Canım, sen bir adil hansın
Han oğlusun hem hansın
Yalancı dünyada sensin
Varım, hey gidinin oğlu
Köroğlu, gidişin Acem
Ne günüm belli, ne gecem
Hem halifemsin, hem hocam
Pirimsin hey gidinin oğlu



Hoylu'm
Bağdat'a sefer edenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi?
Turna teline gidenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi?
Bagdat'a sefer eyledim
Hoylu'm da kaldi gelmedi
Acem ile ceng eyledim
Hoylu'm da kaldı gelmedi
Düğünü bozup gidenler
Badeyi süzüp gidenler
Acem ile ceng edenler
Hoylu'm nic'oldu gelmedi
N'olsam koç Köroğlu n'olsam
Hoylu'yu düşümde görsem
N'olaydı da ben de ölsem
Hoylu'm da kaldı gelmedi



Iraktan Özendim Geldim
Iraktan özendim geldim
Çevre yanın meşe dağlar
Ayvaz'ım almaya geldim
Laleli, sünbüllü dağlar
Gitmez karşımda durursun
Elimde külli varımsın
Ensemde kafadarımsın
Iş düşücek başa dağlar
Özengimi gerdim durdum
Beyleri mürvetsiz buldum
Ben sana arkamı verdim
Neyler bana paşa, dağlar
Ili başlamış göçmeye
Ter mahbupların koçmaya
Badeler koyup içmeye
Vardır sende köşe dağlar
Köroğlu, Ayvaz'ı sever
Tütünü göklere ağar
Yazın yeşil kemha geyer
Kışın ak-sadeli dağlar



Iki Koçak Bir Araya Gelince
Iki koçak bir araya gelince
Yiğit derler arap atı koşana
Çarhacılar birbirini bulunca
Yeğin atlar yer bulamaz kaşana
Yeğin atlar dorusundan, kırından
Şahbazların yahşisinden yeğinden
Koçyiğitler izin ister beyinden
Düşmanına bozkurt gibi boşana
Koç yiğit cıdasın kendi götürür
Kimini vurur, kimisin yatırır
Kelle keser aktarmasın götürür
Hayın derler ol mahalde şaşana
Köroğlu der: ulu meydan kurulsun
Çekilsin sancaklar tuğlar yürünsün
Koç yiğidin bunda adı sorulsun
Buna döğüş derler Bey ne Paşa ne



Karlı Dağların Ardından
Karlı dağların ardından
Yel olup estiğin var mı
Tek başına bu çöllerde
Ordular bastığın var mı
Kargıyı ucundan salla
Düşman deme eyvallah
Her taraftan üç beş kelle
Terkiden astığın var mı
Köroğlu söyle sanından
Kuş uçurmaz divanından
Avuçla düşman kanından
Doldurup içtiğin var mı



Karşıdan gelen piyade
Karşıdan gelen piyade
Bizim eller yerinde mi?
Etekleri çemen olmuş
Karlı dağlar yerinde mi?
Çamlıbel' in koyağında
Sular akar ayağında
Şirin Döne yanağında
Siyah benler yerinde mi?
Köroğlu der öğündüğüm
Taşlar alıp döğündüğüm
Arka verip sığındığım
Koca çamlar yerinde mi?



Kır-atım meydan yerinde
Kır-atım meydan yerinde
Gezer horlayı horlayı...
Bir kötü az bin kavgadan
Kaçar zorlayı zorlayı...
Kır-ata yakışır bunlar
Yiğit giyer demir donlar.
Ak gövdeden ala kanlar
Akar şorlayı şorlayı...
Köroğlu der al kanları
Yere serer çok canları
Eğri kılıç düşmanları
Kırar parlayı parlayı...



Kız Perçemli Kıratım
Çamlıbel'e süreyidim yolunu
Altınlardan nalladayım nalını
Üç güzele dokutayım çulunu
Alma gözlü kız perçemli Kıratım
Başını başımdan yukarı tutar
Haykırır köpüğü başından atar
Kaçarsa kurtulur, kovarsa tutar
Alma gözlü kız perçemli Kıratım



Kimisi Pınar Başında
Kimisi pınar başında
Kimisi yolun dışında
Al giyen on beş yaşında
Ille mavili mavili
Kimisi dağlarda gezer
Kimisi incisin dizer
Al giyen bağrımı ezer
Ille mavili mavili
Kimisi odun devşirir
Kimisi kahve pişirir
Al giyen aklım şaşırır
Ille mavili mavili
Köroğlu'm der ki n'olacak
Takdir yerini bulacak
Mavilim kaldı alacak
Ille mavili mavili



Mert dayanır namert kaçar
Mert dayanır namert kaçar,
Meydan gümbür gümbürlenir.
Şahlar sahi divan açar,
Divan gümbür gümbürlenir.
Yiğit kendini övende
Toplar menzili döğende
Kılıç kalkana değende
Kalkan gümbür gümbülenir.
Ok atılır kal'asından
Hak saklasın belasından
Köroğlu'nun narasından
Dağlar gümbür gümbürlenir.



Meydan Içinde
Iki koçak bir araya gelende
Görelim ne işler meydan içinde
Kesilir kelleler boşanır kanlar
Yeğin olur leşker, meydan içinde
Oklar uçup gider şahanlar gibi
Mert de aşıp gider aslanlar gibi
Kılıçlar oynaşır ceylanlar gibi
Kesilir ne başlar meydan içinde
Yiğitler çağrışır yaman gün olur
Allah allah derler yüksek ün olur
Cerha cerha döğüşecek hun olur
Hasmın arar koçlar meydan içinde
Köroğlu'yum methim merde, yiğide
Koç yiğit değişmez cengi düğüne
Sere serpe gider düşman önüne
Ölümü karşılar meydan içinde



Muhanetlik Etmek Değil Karımız
Muhanetlik etmek değil karımız
Şehriyar sözüne uyanlardanız
Meydana girende yoktur korkumuz
Kazaya ırıza diyenlerdeniz
Ödleklerle hoş değildir aramız
Teke tek düşmana varmak töremiz
Muhanete sardırmayız yaramız
Yarayı kendimiz saranlardanız
Bineyidim kır atımın üstüne
Alayıdım hançerimi destime
Gafili varmayız düşman üstüne
Vakta hazır olun diyenlerdeniz



Öpül-Koçul
Gel ey nazik beden dilber
Öpül-koçul huzur ile(1)
Ömrümün hasılı dilber
Öpül- koçul huzur ile
Öpülmekten zarar gelmez
Koçulmaktan adam ölmez
Bu güzellik sana kalmaz
Öpül-koçul huzur ile
Öpülmek eski adettir
Koçulmak hup saadettir
Hatır yapmak ibadettir
Öpül-koçul huzur ile
Kara'na yağmadan ağın(2)
Menevşem, solmadan bağın
Güzelsin geçmeden çağın
Öpül-koçul huzur ile
Köroğlu der gamzen oktur
Derdim hiç kimsede yoktur
Koçulmamış dilber yoktur
Öpül koçul huzur ile
(1) Koçmak: Kucaklamak, sarılmak
(2) Bu dizenin anlamı: Kara saçlarına ak düşmeden



Sağ Elde Kılınç Ettiğim
Sağ elde kılınç ettiğim
Sol elde kalkan tuttuğum
Kol kola sarılıp yattığım
Şirin Döne yerinde mi
Kılınç deyu bağlandığın
Kalkan deyu kullandığın
Seyreyleyip eğlendiğin
Şirin Döne saçın yoluk
Çamlıbel'in koyağında
Sular akar ayağında
Şirin Döne yanağında
Ürüşen benler yerinde mi
Çamlıbel'in koyağında
Su kesilmiş ayağında
Güzel Döne yanağında
Kibar benler soluk soluk
Küçücükten büyüttüğüm
Saz çalarak uyuttuğum
Mah yüzünü seyrettiğim
Han Ayvaz'ım yerinde mi
Küçücükten büyüttüğün
Ürgüleyip uyuttuğun
Gül yüzünü seyrettiğin
Han Ayvaz'ın boynu buruk
Köroğlu der öğündüğün
Taşlar alıp dövündüğün
Arka verip sığındığın
Koca çamlar yerinde mi
Güdümen der karlı dağlar
Dağda çamlar kara bağlar
Döne söyler Ayvaz ağlar
Ağlaşırlar soluk soluk



Seferim Var Gürcistan'a
Seferim var Gürcistan'a
Benim ile göçen gelsin
Inmesin namert meydana
Candan, serden geçen gelsin
Içtiğimiz aslan kanı
Yediğimiz süleymani (1)
Kılıç kabzasından kanı
Şerbet edip içen gelsin
Kulak tut merdin sözüne
Inelim meydan yüzüne
Ecel gömleğin özüne
Kend'eliyle biçen gelsin
Köroğlu bir genç aslandır
...........................
Döğüş bir düğün, bayramdır
Candan, serden geçen gelsin
(1) Süleymani: Bir tür iyi hurma



Selam Verdim Selam Almaz
Selam verdim selam almaz
Selamıma salam seni
Akçasız pulsuz aşıkım
Nasıl benim kılam seni
Hubluğuna yok bahane
Gözlerin benzer şahana
Namın çıkmıştır cihana
Bilir cümle alem seni
Nazlım salınır gezersin
Dertli bağrımı ezersin
Beyaz kağıda benzersin
Yazar m'ola kalem seni
Malım yok ki dökem saçam
Hazinem yok ağız açam
Çarem budur alam kaçam
Hep yanımda bulam seni
Yeni bahçenin narısın
Kırmızı gülden arısın
Koç Köroğlu'nun yarısın
Böyle misin bilem seni



Siyah Kaküllerin Dökmüş
Siyah kaküllerin dökmüş
Kızıl güllere güllere
Ela gözlerini dikmiş
Ince yollara yollara
Gel Ayvaz'ım dolaşalım
Çamlı bellere bellere
Doldur elinden içeyim
Mest olup serden geçeyim
Seninle bile göçeyim
Uzak illere illere
Gel Ayvaz'ım dolaşalım
Çamlı bellere bellere
Okursun aşkın kitabın
Komadın aşıkın ta'bın
Akıttın çeşmimin abın
Döndü sellere sellere
Gel Ayvaz'ım dolaşalım
Çamlı bellere bellere
Aşıklara vardır meyli
Riyazet çekmişem hayli
Ben Mecnun olam sen Leyli
Düşüp çöllere çöllere
Gel Ayvaz'ım dolaşalım
Çamlı bellere bellere
Köroğlu der budur derdim
Sarardı çehre-i zerdim
Şu benim nihanî derdim
Düştü dillere dillere
Gel Ayvaz'ım dolaşalım
Çamlı bellere bellere



Tan Yeri Atmadan Şafak Sökende
Tan yeri atmadan şafak sökende
Düşmanın üstüne hörelenmeli
Düşman kalkan alıp kılıç çekende
Yiğit on beş yerinden yaralanmalı
Haber aldım ihvanından kulundan
Doyuk olduk akçasından pulundan
Hey ağalar akan kanın alından
Altımızda Kır-At kınalanmalı
Köroğlu'm der Mirza gele Han gele
Ben isterim günde yüz tufan gele
Derelerden oluk oluk kan gele
Sele düşüp gövde kürelenmeli



Yiğit Olan Gümbür Gümbür Gürlesin
Yiğit olan gümbür gümbür gürlesin
Yiğidi doğuran ana bin yaşa
Ak gövdede kızıl kanlar şorlasın
Yiğidi doğuran ana bin yaşa
Davlumbazlar yeğde yeğde vuranda
Çarkacılar sallı solu dönende
Eğri kılıç ak gövdeyi bölende
Yiğidi doğuran ana bin yaşa
Gele beyler cenge harbi çalınsın
Çamlıbel askeri ayrı bölünsün
Gece gündüz darbı meydan kurulsun
Yiğidi doğuran ana bin yaşa
Asıl koç yiğitler pusuda saklı
Belleri kılıçlı eli mızraklı
Hep şahin bakışlı arslan sıfatlı
Yürü kan içenler hep binler yaşa
Köroğlu der bugün burda duralım
Sabah olsun darbı meydan kuralım
Akan kandan dolu şarap vuralım
Yürü Deli Hoylu'm sen binler yaşa



Yiğitler Silkinip Ata Binende
Yiğitler silkinip ata binende
Derelerde boz kurtlara ün olur
Yiğit olan döne döne döğüşür
Kötüler kavgadan kaçar don olur
Yiğit cidasını almış atıyor
Ak elleri kızıl kana batıyor
Bir kötü kavgadan dönmüş kaçıyor
Kaçma kötü kaçma şimdi hun olur
Bir yiğit cidasın' a! mış eline
Başını koymuş da mertlik yoluna
Kalkan parelene zırhlar deline
Kanlı gömlek koç yiğide don olur
Köroğlu çağırır figan, ağıtlar
Iman ehli birbirini öğütler
Boydan boya demir donlu yiğitler
Çalar cidasını kahraman olur



Yol Verin Dumanlı Dağlar
Yol verin dumanlı dağlar
Aşmaya Ayvaz geliyor
Çağlasın soğuk pınarlar
Içmeye Ayvaz geliyor
Bu dağlarda biten güller
Kokuşu lal eder diller
Dalında cüda bülbüller
Ötüşün Ayvaz geliyor
Bizim yaylanın yiğidi
Belinde gümüş dividi
Yaylanın servi, söğüdü
Gölg'edin Ayvaz geliyor
Bizim yaylalar oluklu
Akar suları balıklı
Al vafalı. mor yelekli
Kız gerek Ayvaz geliyor
Bizim yaylanın uşağı
Belinde Aydın bıçağı
Yaylanın türlü çiçeği
Kokuşun Ayvaz geliyor
Köroğlu der ki tayalar
Ati'imiz hayvan kovalar
Sarptaki yalçın kayalar
Yassılın Ayvaz geliyor



Yüce Dağlar Başında
Yüce dağlar başında
Kar bir yana, kış bir yana
Depreşir ağzım içinde
Dil bir yana, diş bir yana
Bahar olur, sular coşar
Yüce dağlardan yol aşar
Bir gün olur ayrı düşer
Leş bir yana, baş bir yana
N'idelim beyler n'idelim
Baş kesip kanlar dökelim
Ayvaz'a imdat gidelim
Üç bir yana, beş bir yana
Bire Beyler, Bire Paşa
Karlı karlı dağlar aşa
Bir gün ola, ayrı düşe
Kıç bir yana, baş bir yana
N'oldu hey sevdiğim n'oldu
Dereler kan ile doldu
Gördün hasmın yeğin oldu
Kaç bir yana, eş bir yana



Yürün Aslanlarım Savas Edelim
Yürün aslanlarım savaş edelim
Buna kavga derler bey ne paşa ne
Haykırıp haykırıp kelle keselim
Seyreyleyin eli ayağı şaşana
Yürü beyler cenge harbi çalınır
Iyi kötü bu meydanda bilinir
Kılıç değer adam iki bölünür
Nusret bizim beyler neci paşa ne
Gürzün kösteğini kola takmalı
Arap atı sağa sola yıkmalı
Kargılar mızraklar birden kalkmalı
Fırsat vermen Arap atlar kaçana
Köroglu der durun edek cengimiz
Bundan belli olsun yiğit hangimiz
Üç saat sürmeli burda hengimiz
Tarih yazın şu dağlara nişane



Yürün Beyler Korkman Gününüz Doğdu
Yürün beyler korkman gününüz doğdu
Alın kaleleri burçları şimdi
Bir savaş edelim Çin Maçin ile
Basın dereleri leşleri şimdi
Köroğlu'm çıkalım dağlar salına
At sürelim mal yemezin malına
Başım koydum arkadaşın yoluna
Başı dost yoluna koyanlardanız

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder